bazı hayvanların hayat hikayeleri

HAYVANLAR ALEMİ BÜTÜN HAYVANLAR

jacana resimi







KIRMIZI TAÇLI KUŞ

Kırmızı taçlı kuş gibi yağmur ormanlarındaki birçok kuş besininin önemli bir bölümünü incir ağaçlarından sağlamaktadır. Bundan başka Polyrhachis karıncaları da incir dallarının üzerinde buldukları besinleri yuvalarına taşırlar. Bu karıncalar ağaçlardan yuvalarına giderken incir tohumlarının yayılmasında çok önemli bir görev almış olurlar. İncir tohumunu taşıyan karınca bu tohumları daha sonra yemek için biriktirir. Yedikleri tohumlar zarar görmüş olur, fakat karınca yuvasında kalanlar filizlenip olgun bir incir ağacı olma şansı bulur.




KUŞLAR

Ördek, kaz ve kuğuların birçoğunun yuvaları, dişinin göğsünden yolduğu tüylerle kaplıdır. Bu, tüyler endüstride yalıtkan olarak kullanılır.






YALIÇAPKINI

Yalıçapkını kuşu, küçük balıkları kolay yutabilmek için baş tarafından yani kılçıklarının yönünde yutar. Fakat balıkları yavrularına yedirecekleri zaman, kuyruklarından tutar ve onların rahatça yutabilecekleri yönde ağızlarına verir.





KÖPEKBALIĞI

Köpekbalıkları kendi çevrelerindeki 30 metrelik bir alanın dışında göremezler ve koku alamazlar. Ama su içinde ses dalgalarını yayan en zayıf çırpıntıları dahi hemen algılayabilirler. Köpekbalıklarının vücutlarının iç kısımlarında uzanan mukozada, çok duyarlı olan sinir uçları bulunur. Bu sinir uçları algıladıkları dalgaları beyne iletir ve böylece balık ses kaynağına doğru yönelir. Köpekbalıklarının yüzme kesesinde ve solungaçlarında suyu dalgalandırarak oksijen taşınmasını sağlayan kapak da bulunmaz. Bu nedenle köpekbalıkları yaşamlarını sürdürebilmek için sürekli hareket etmek zorundadırlar.







ELEKTRİKLİ BALIKLAR

Bazı balıklar sahip oldukları 500 voltluk elektrik yükü ile avlarını öldürürlerken bazı balıklar da 2 ya da 3 voltluk elektrik sinyallerini sadece haberleşme için kullanırlar. Elektrik yükünün boşalması ile oluşan sinyallerin enerji kaynağı, balığın kuyruğunda yer alan bir "elektrik üretici"dir. Bu sinyaller hayvanın gövdesinin arka bölümüne dağılmış olan binlerce delikten yayılır ve suda anlık bir elektrik alanı oluşturur. Çok yakında bulunan nesnelerin bu elektrik alanının biçimini bozması ise, balığın çevredeki nesnelerin büyüklüğü ve iletkenliği ile ilgili bilgiler edinmesini sağlar.




PAPAĞAN BALIĞI

Papağan balığı beslenme ve sindirim için bazı özel teçhizatlara ihtiyaç duyar. Papağanınkine benzer sert gagası mercan kayalıklarından algleri kazımasına, daha fazlasını aradığında da kayalardan büyük parçaları koparmasına yardımcı olur. Gırtlağındaki özel dişler kaya parçacıklarını öğütmesini; algleri ve birer mercan hayvanı olan küçük polipleri parçalamasını sağlar. Mercan yıkıntılarının yığınları üzerinde görülen diş izleri balığın o bölgede beslendiğinin kanıtıdır. Kayayı ısırdıktan ve parçaladıktan sonra yemeği sindirir ve kum olarak geri çıkarır. Büyük bir papağan balığı bir yılda mercan yapılardan bir yada iki ton kum üretir.







VOLAN-BOYUNLU KERTENKELE

Hayvanların çok şaşırtıcı korkutma yöntemleri vardır. Örneğin Avustralya'da yaşayan volan-boyunlu kertenkelenin, boynunun etrafında, tehdit edildiğinde ortaya çıkan, geniş, yuvarlak bir yaka gibi yaydığı deriden bir gerdanlık vardır. Bu yuvarlak yaka siyah, beyaz, kahverengi ve kırmızı renkli, sarı benekli parlak bir desenle süslenmiştir. Bunun dışında, volanlı-kertenkele genellikle arka ayakları üzerinde durur ve kamçı gibi olan kuyruğunu düşmanı kamçılamak ister gibi dalgalandırır. Kertenkele aynı zamanda da tıslar ve düşmanlarına tehlike sinyali veren ağzını da açabildiği kadar açar.





GERBİL

Çöllerde hayatta kalmanın en büyük sırrı suyu idareli kullanmayı başarabilmektir. Suyu idareli kullanmanın bir yolu da zamanını yerin altında geçiren canlılarda olduğu gibi nefesini iyi kullanmaktır. Bu canlıların nefes alıp vermesi yuvalarında nemli bir ortam oluşturur. Bu sayede vücut yoluyla su kaybı en aza indirgenmiş olur. Afrika'nın çöllerinde yaşayan Gerbil (arka bacakları uzun olan, tüylü kuyruklu, ufak bir hayvan) bu nemi çok iyi kullanır. Gerbiller uyurlarken yuvalarına kuru tohumlar koyarlar. Bu tohumlar havadaki nemi emer ve Gerbiller uyandıklarında bunları yiyerek, gündüz nefesleriyle kaybettikleri suyun bir kısmını geri kazanmış olurlar.







KUŞLAR

Üreme dönemi yorgunluk ve tehlikelerle dolu olsa da, daha ilk kuluçkadaki yavruların bakım ihtiyacı sürerken, bundan başka ikinci ve üçüncü yuvanın bakımını da üstlenen birçok kuş vardır. Küçük yağmur kuşu ve ırmak dalgıcı günlerini ilk doğan yavruların bakımı ve ikinci yuvadaki yumurtaların kuluçkası ile geçirir. Yaban güvercinleri, karatavuklar ve dağ serçeleri uzun bir üreme dönemi içine dağılmış (Mart'tan Eylül'e kadar) 5 kuluçkaya sahip olabilirler. Su tavuğugillerde, su tavuğu ve kırlangıçların ilk kuluçkası büyüdüğünde, bunlar ikinci kuluçkadaki yavruların büyümesine yardım ederler. Bir arıkuşu çifti, bir önceki sene bu sene için kendilerine staj veren bir diğer çifte de yardım eder. Bu tür yardımlaşmalar kuşlar arasında yaygındır.




SU PİRESİ

Bazı su hayvanları yavrularından ayrılmaz, onları beraberinde taşırlar. Kabuklulardan su pireleri, su tekeleri ve su tespih böcekleri böyledir. Bu hayvanlar yumurtalarını göğüslerinin altında taşırlar. Hatta yavrular da annelerinin altına sığınarak yüzerler. Neritin denen küçük yumuşakçalar, yumurtalarını kabukları üzerinde öbek öbek taşırlar. Her öbekten yalnızca bir yumurta açılır, diğerleri genelde tahrip olur.





BAĞIRTLAK KUŞU

Çölde yaşayan birçok çöl memelisi ve kuş su bulabilmek için dolaşırlar. Bu hayvanlardan bir tanesi de kimi zaman su bulabilmek için 80 km. uçan Bağırtlak kuşudur. Erkek bağırtlağın göğsünün arka tarafında suyu teninde tutabilecek tüyler vardır. Kuş bu tüylerde muhafaza ettiği suyu, daha sonra yuvadaki yavrularına götürür.




CRAYOLA ÇEKİRGESİ

Crayola çekirgesinin vücudunda bulunan çeşitli renkler avcıların dikkatini çeker. Böcek neden böyle göşterişli bir yapı sergilemektedir? Bu çekirgenin vücudundaki kimyasal maddeler tadının çok kötü olmasına yol açar. Dikkat çekici renkleri de bir kere Crayola'nın tadına bakmış olan şanssız hayvanlara bir başka teşebbüsün de tatsız olacağını hatırlatır.




MÜREKKEP BALIĞI

Mürekkep balıklarının ilginç bir hareket mekanizmaları vardır. Bu balıklar istedikleri zaman suda saatlerce hareketsiz kalabildikleri gibi, gerektiği zamanlarda da inanılmaz bir manevra kabiliyeti ile -tıpkı bir jet uçağının manevra yapması gibi- hareket edebilirler. Vücutlarını saran kasların hızla kasılması sonucunda su itilir. Bu sayede mürekkep balıkları hareket ederler.





İSLİ DENİZ KIRLANGICI

İsli deniz kırlangıçları (Sooty Terns) hiç durmadan beş yıl uçabilirler. Kırlangıçların dakikada 150 kez kanat çırptığı göz önünde bulundurularak bir hesaplama yapılacak olursa, isli deniz kırlangıcının yere inmeden önce kanatlarını yaklaşık 400 milyar kez çırptığı ortaya çıkar. Bu kuşlar uçuş halindeyken yemek yerler ve yine uçarken uyurlar, sadece çiftleşmek için yere inerler.







ANABANTİD

Balıklardan Anabantid familyasının ilgi çekici bir özelliği, üreme zamanlarında erkeğin su üzerinde köpükten bir yuva kurmasıdır. Su yüzeyinde tükürüğe benzer bir salgı ile kurduğu bu köpük yuvanın yapımı tamamlandığında, erkek balık kendine özgü çeşitli aşk oyunlarıyla dişi balığı bu yuvanın altına çeker. Köpük yuvanın altına yumurtlamak için gelen dişiye, erkek balık kur yapmaya devam eder ve dişi balığın yumurta dolu karın kısmını başı ve kuyruğu arasında sıkıştırarak yumurtlamasını sağlar. Bu yumurtlama esnasında kendi salgısıyla yumurtaları döller. Daha sonra döllenen yumurtaları tek tek ağzı ile toplayarak büyük bir özenle köpükler içerisine yerleştirir. 4-8 saat boyunca tekrarlanarak süren bu yumurtlama işleminden sonra erkek, dişi balığı yuvadan uzaklaştırır.




MİDYE

Midyeler deniz suyunu süzerek, suyun içindeki planktonları ve her türden besin parçacıklarını almak suretiyle beslenen omurgasızlardır. Midyelerin organlarının üzerini kaplayan mantonun kıvrımları arasında "örtenek boşluğu" adı verilen bir boşluk bulunur. Söz konusu bu boşluğun içinde, hayvanın hem solunumunu sağlayan, hem de beslenmesi için gerekli su akışını meydana getiren, kirpiklerle kaplı iki solungaç yer alır. Deniz suyu, hayvanın karın bölgesinden içeri girer, solungaçlarda süzülür ve tekrar dışarı çıkar. Bu hareket sırasında, deniz suyunun içerdiği planktonlar ve diğer besinler, midyenin solungaç kirpikleri tarafından yakalanarak ağıza kadar ulaştırılır.








ÇALIKUŞU

Pekçok kuş, yavrularını düşmanlarından korumak için sahte yuvalar kurar. Örneğin Afrika ve Hindistan'da kuş yumurtasıyla beslenen hayvanlar çoğunluktadır. Bu yüzden Afrika Çalıkuşları (Ploceides) çok sayıda sahte yuva kurarak yumurtalarını korurlar. Tropik bölgelerdeki ağaçlarda yaşayan yılanlar çok zehirlidir. Bu nedenle aynı bölgede yaşayan Çulhakuşu kolonilerinin yuvalarının girişleri gizli ve karmaşıktır. Ayrıca bu kuşlar başka bir önlem olarak da yuvalarını hem dalları dikenli Akasya ağaçlarına kurarlar hem de çok sayıda boş yani sahte yuva da yaparlar.

0 yorum:

Copyright © 2008 - hayvanlar vadisi & manzaralar - is proudly powered by Blogger
Blogger Template